Ali KIY Anısına

cosmos, flower, wildflower-6680031.jpg

Bir Eğitimcinin arkasından

Sevgili Ali KIY seni seviyoruz

 

Sivas Yıldızeli Karakaya köyünde Hatun ve   Yakup’un 2. Çocuğu olarak

1 Haziran 1953 yılında doğan;

Satılmış – Muharrem -Döndü ve Yusuf’ un kıymetli kardeşleri

Sevgili Sultan’ın yoldaşı eşi hayat arkadaşı

Sinan ve İnan’ın babası

Malene’nin kayınbabası

Vee

Aslan Kıy’ın sevgili dedesi,

Ali KIY

Küçücük gözlerinle 68 yıl boyunca hep sevgiyle baktın bu dünyaya…Işıklar altında uyuyasın…

Sevgili Ali KIY Her kime neye dokunduysan sevgiyle dokundun, yoksulun- işçinin- köylünün- emekçinin yanında oldun devrimci duruşunla.

Aramızdan bedenen ayrıldın ama sevgini saygını iyilik ve güzelliklerini bıraktın.

Ali Emmi, Onkel Ali, çocuklarımın AYDEDESI

Pamukpınar Öğretmen okulu seni sen yapan devrimci Ali yi şekillendiren,

Ali Kıy’ı öğretmen olarak hazırlayan unutamadığın bir süreçti. Gözlerin parıldayarak sözederdin Pamukpınar’dan.

Pamukpınar’dan söz edince Köy Ensitülerinden biraz bahsetmek gerekir.

Köy Ensitüleri Türkiye Cumhuriyeti’nin kendine özgü, çağdaşlaşma yolculuğunda halkçı bir eğitim yapılanması idi. 40 bin kadar köy ve benzeri yerleşim merkezlerine okul açılması ve öğretmen yetiştirilmesi amacıyla başlatılan Köy Ensitüleri, yokluk ve yoksulluk yıllarında kıt ekonomik olanaklarla başlatılan, öğretmen, idareci, yerel halk ve tabiki yatılı öğrencilerin tırnaklarıyla, alın terleriyle inşa ettikleri, koskoca üniversiteler büyüklüğünde adeta birer kampüs haline gelen, güzel şirin yerel doğayla içiçe cennet gibi yeşile bürünmüş birer eğitim ve üretim merkezleri haline dönmüşlerdi. Pamukpınar da meyve bahçeleriyle çevreye güzellik katan bir okula dönüşmüştü.

Türkiye’nin her yerinde Hasanoğlan, Cilavuz ve Pamukpınar gibi onlarca Köy Ensitüleri kuruldu. Etkin öğretmen yetiştirme programı olarak köy Ensitüleri gerici zihniyetin baskıları sonucu 1952 yılında fiilen kapatıldı. Ancak farklı bir programla yine de öğretmen yetiştirmeye devam eden Köy Ensitülerinin üretimsel atölyeleri, işlikleri, mandıraları, bahçe ve tarlaları 80 li 90 lı yıllara kadar kullanıldı. Örneğin Cilavus Köy Ensitüsü = Öğretmen Okulu / Lisesi, Kars Susuz İlçesinde 1986 yılında mandırasında 40 kadar inek bulunduran halen süt peynir üretimi yapan bir lise olarak eğitime hizmet vermeye devam ediyordu.

Pamukpınar Köy Ensitüsü 1938 yılında 700 dekar arazinin üzerinde ilk temelleri atılmıştır. 1942 yılında eğitime başlayan Pamukpınar Köy Ensitüsü 1952 yılında kapatılmıştır. Okul Yatılı Öğretmen okulu, Öğretmen Lisesi, Anadolu Lisesi, Yatılı Bölge Okulu olarak halen varlığını sürdürmektedir. 4000 kadar Köy Ensitüsü mezunu ile Türkiye’nin her bir tarafına öğretmen gönderen Pamukpınar Köy Ensitüsü bölgedeki köylülerle işbirliği içerisinde modern tohumlama ve damızlık uygulamaları ile bölgenin hayvancılık ve tarım bakımından gelişimine katkıda bulunmuştu.

Ancak o güzelim okulun eski yeşil görünümünden uzak atıl bir halde olması eski ile yeninin karşılaştırma anlamında sorgulanması gereken bir örneği olarak ortada durmaktadır.

Ali Kıy işte böyle güzel bir okuldan mezun olarak 1971 yılında genç bir öğretmen olarak önce Urfa sonra Hatay-Samandağı’nın bir köyünde yıllarca görev yaptı. Sonra Ankara yılları başlar. Hem öğretmenlik yapar hem de, Gazi Eğitim Fakültesi Beden Eğitimi bölümünde okumaya devam eder. Soruşturma ve kovuşturmalar ve kısa süreli tutuklulu olarak cezaevinde kaldıktan sonra 1980 yılı başında çok sevdiğin ülkenden ayrılıp ikinci vatanım dediğin Danimarka yolculuğun başlar…

Elli yıl önce çalıştığın köyün unutamadığı öğretmen Alı Öğretmen

1983 yılında Aarhus Belediyesinde Türkçe Anadil öğretmeni olarak tekrar göreve başlayıp 2018 yılında emekli oluncaya kadar çalıştın. Neredeyse yarım asırlık bir eğitimci olmak dile kolay.

Türkçe Anadil öğretmeni olarak yüzlerce öğrencin oldu, hatta bazı öğrencilerinin çocuklarının da öğretmenliğini yaptın Eğitim emekcisi Ali KIY. Hatırlıyorum Möllevang okulunun deposundaki materyallerine gözün gibi bakardın. Pırıl pırıl bir depoydu. Raflarda kitaplar, kiyafetler, dosyalar, kutular içerisindeki folklör kıyafetleri, 23 Nisan Bayramları için kullandığımız flama afiş ve bayraklar mükemmel, bir diziliş içerisinde idi. İşine aşık bir öğretmendin Ali Kıy.

Yüzlerce çocuk yetiştiren Ali Öğretmen yarım asır hizmet ettiğin eğitim camiası sana ne kadar teşekkür etse azdır.

Yolun Danimarka’ya düştü, gönlün Türkiye’de kalmıştı. Mektupla evlenme teklifi yaptın Sultan’a.  Ve yoldaşın Sultan bohçasını kapıp düştü yollara. Sultan ile hayatlarınızı birleştirip omuz omuza yan yan elele birlikte yürüdünüz. Çalıştınız sevgi tohumları ektiniz çevrenize.

Sinan ve daha sonra İnan katıldı aranıza. Son zamanlarda seni çok heyecanlandıran sevindiren gelişme sonucu, gelin hanım Malene ve sevgili torun ASLAN katıldı aranıza;

Ne çok badireler atlatmıştın sen Ali Kıy, ‘ölümden korkmuyorum’ sadece dostlarımdan ayrı kalacağım diye üzülüyorum’ demiştin. ‘En çok da bu yavrunun Aslan’ımın yürümesini, koşmasını büyümesini göremeyeceğim’ demiştin.

Sevgili Ali Kıy sanmaki aramızdan ayrıldın, sen ki tüm tanıdıklarına, temas ettiklerine, yolu seninle kesişenlere sevgini, gülümseyen yüzünü, ‘ciğerim’ diyen tatlı dilini bıraktın.

Vefalı bir adamsın Ali Kıy çok emek verdin bu topluma; Türk Danimarka Cemiyetine, Aarhus’ta yaşayan Türk gençliğine, Eğitim camiasına. Dilin tatlıydı güzeldi, nefret bilmezdin, yüreğin insan sevgisiyle bezenmişti.

Biz seni çok sevdik. Ali Kıy – Ali Öğretmen -Karakayalı Ali….biz seni çok sevdik. İşıklar içinde uyu Ali, ışıklar içinde..

Gözün arkada kalmasın senden aldığımız sevgiyi Sultan’a Sinan’a İnan’a Malene’ye ve Aslan’a aktaracağımızdan emin olabilirsin. Rahat uyu Ali Kıy…Rahat uyu.. Gözün arkada kalmasin…

Seni seviyoruz Ali Kıy…